4000 metrekare alana yayılmış toplam 40 odası olan Cape Krio Boutique Hotel & Spa doğa ile uyumlu, modern, otantik, detaycı, şık ve ince düşünülmüş her ayrıntısı ile bütün odaların sahip olduğu büyüleyici deniz manzarasını buluşturup misafirlerine eşsiz bir tatil deneyimi sunuyor. Türkiye’nin son cennetlerinden Datça’da bulunan Cape Krio Boutique Hotel & Spa misafirlerine konfor, lezzet, huzur, dinginlik seçeneklerini bir arada sunarak gündelik yaşamın koşuşturmacasından uzaklaşıp büyüleyici bir zaman geçirmeleri için tüm imkanlarını ortaya koyuyor.
Cape Krio Hotel, İşleyici Ailesi’nin turizm sektöründe attığı ikinci anlamlı adımdır. 10 yıldır aktif olarak şarap ürettikleri Datça Vineyard merkezden 7 km uzaklıktadır. Çiftlik içinde; bağlar, şarap
üretim tesisi, satış yeri, şarap barı, konaklaması bulunmaktadır. Burada tarıma dayalı turizmi ön planda tutuyorlar. Datça’ya değer veren aile, 2. yatırımını çevre dostu otel konsepti olarak hazırladı.
Kişilere dokunmanın önemini bilen ve hizmet sektöründe ki profesyoneller ile yollarına devam ettikleri Cape Krio Hotel’de, konaklamanın yanı sıra Datça’da yaz kış yaşayan dostlara sosyal
yaşam merkezi olabilecek bir tesis kurmayı hedeflediler.
Ailenin kızı, Simin İşleyici, İsviçre ve İngiltere’de turizm odaklı servis ve marka yönetimi üzerine eğitim aldı. Eğitimi sırasında dünyanın farklı noktalarında bir çok üst kalite otelde uzun süreli stajlar yaparak hizmet sektöründe neler başarılacağını deneyimledi ve şimdi bunları Türkiye’nin en güzel noktalarından birinde Cape Krio Hotel’e taşımak istiyor.
Ailenin oğlu, Yalım İşleyici, çocukluğundan beri içinde olduğu şarap dünyasında bilgi ve becerilerini aldığı uluslararası eğitimlerle de geliştirip ailenin şarap üretimini ve şaraba dayalı turizm faaliyetlerini üstlendi.
İşleyici ailesi, kültüre, sanata, tarihe duyduğu ilgiyi, Datça’ya ve yaşam konforuna duyduğu saygıyı yaşama geçirdikleri projelere de yansıtmak istemektedir. Cape Krio ile de kültüre, sanata, tarihe, çevreye ve misafirperverliğe duydukları önemi ön plana taşımaya
çalıştılar. Otelin altyapısından başlayıp misafirlere uzanan her kısmında bu başlıklara güçlü dokunuşları oldu. Datça’da yaşayanların konuklarla birlikte sürdürebilecekleri konforlu yaşam
ortamlarının yanı sıra çevreye duyarlı bir bina, tarihi yaşatan ve öğreten ögeler, sanatın sergileneceği alanlar her zaman ön planda tutuldu.
Tesisin çatısına yerleştirilen fotovoltaik paneller ile elektrik üretimi sağlanmaktadır.
Tesisin çatısına yerleştirilen paneller sayesinde sıcak su üretimi sağlanmaktadır.
Lavabo giderlerinden gelen su arıtılarak klozetlere verilmekte ve bahçe sulamasında kullanılmaktadır.
Çatı ve teraslardan gelen yağmur suları yüzme havuzu altındaki depoda toplanarak bahçe sulamasında kullanılmaktadır.
Düşük düzeyde enerji tüketimi için
akıllı aydınlatma, yüksek verimli klima,
yüksek düzey yalıtım ve güneş enerjisi
sistemleri kullanılmaktadır.
Kullanışlı asansör ve eğimler ile
hiç merdiven çıkmadan tüm tesis içerisinde
dolaşabilme imkanı. Eşikler dahi ayak sürüyerek geçilebilir şekilde tasarlanmıştır.
Otomatik yangın ihbar ve söndürme sistemlerini
destekleyen yangın suyu deposu, pompası ve
yangına dayanıklı malzemelerle
yüksek yaşam güvenirliği.
Tesis içerisinde yer alan kuyudan elde edilen su
Reverse Osmos tekniği ile güneşten elde edilen
elektrik ile arıtılarak tüm çeşmelere içme suyu
kalitesinde su verilmektedir.
Tesisimizin en özel noktalarından birisini sergilere, söyleşilere ve özel toplantılara ev sahipliği yapabilecek tam 121m2'lik Luvi Sanat adlı bölümümüze ayırdık.